Hukuki Dinlenilme Hakkı

Hukuki Dinlenilme Hakkı

 

T.C.

YARGITAY

8. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/6195

K. 2012/6168

T. 25.6.2012

• HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU YÜRÜRLÜĞE GİRMEDEN ÖNCE AÇILAN DAVA ( 6100 S.K. Md. 120 Hükmünün Uygulanamayacağı )

• YOKLUKTA VERİLEN KESİN SÜRE ( Usulüne Uygun Tebligat Yapılmadan Davetiye Çıkarılmadan Tefhimi Mümkün İse Tefhim Gerçekleşmeden Yapılan İşlemlerin Taraflar Bakımından Sonuç Doğurmayacağı )

• GİDER AVANSI ( Dava 6100 S.K. Yürürlüğe Girmeden Önce Açıldığından Md. 120 Hükmünün Uygulanamayacağı )

• KESİN SÜRE ( Davanın 6100 S.K. Yürürlüğe Girmeden Önce Açıldığı/Gider Avansı Yatırılmadığından Davanın Reddine Karar Verilemeyeceği – Taraflara Talep Ettikleri Delillerin Toplanması İçin Gerekli Olan Giderleri Yatırmak Üzere Sonuçları Hatırlatılarak Kesin Süre Verileceği )

• HUKUKİ DİNLENİLME HAKKI ( Tarafların Gerek Yargı Organlarınca Gerekse Karşı Tarafça Yapılan İşlemler Konusunda Bilgilendirileceği – Usulüne Uygun Tebligat Yapılmadan Davetiye Çıkarılmadan Tefhimi Mümkün İse Tefhim Gerçekleşmeden Yapılan İşlemlerin Taraflar Bakımından Sonuç Doğurmayacağı )

2709/m.36

6100/m.27, 114, 120, 137, 448

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi/m.6

ÖZET : 6100 Sayılı Kanunun yürürlüğe girme tarihinden önce dava açıldığından ve duruşmalara başlandığından dava açılma aşaması tamamlanmıştır. 120. madde hükmünün eldeki davaya uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Taraflara talep ettikleri delillerin toplanması için gerekli olan giderleri yatırmak üzere sonuçları hatırlatılarak kesin süre verilmelidir. Usulüne uygun tebligat yapılmadan, davetiye çıkarılmadan, tefhimi mümkün ise tefhim gerçekleşmeden yapılan işlemler taraflar bakımından sonuç doğurmaz.

DAVA : S. Ö. ile H. T. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Ilgın Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 12.01.2012 gün ve 755/29 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde Ilgın ilçesi, Behlülbey mahallesi, 184 ada 22 parsel sayılı taşınmazın ½ hissesinin vekil edeninin murisi T. Ö. adına kayıtlı olduğunu, vekil edeninin bekar ve yalnız olması sebebiyle harici satış senediyle davacıya sattığını açıklayarak taşınmazın ½ hissesinin tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili yargılama oturumunda davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece, verilen kesin süre içerisinde gider avansının yatırılmaması sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, harici satış hukuksal nedenine dayanan tapu iptali tescil davasıdır.

Mahkemece, verilen kesin süre içerisinde gider avansı yatırılmadığından davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. 19.10.2011 tarihli yargılama oturumunda verilen ara kararın 1 nolu bendinde davacı vekilinin mesleki mazeretinin kabulüne, duruşma gününü uyaptan öğrenmesine, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Yasanın 448.maddesi gereği bu kanunun hükümleri tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uygulanır hükmü gereği eldeki derdest davada da tamamlanmamış işlemler için uygulanması gerektiğinden mevcut dosyanın bulunduğu safahat itibariyle davacı tarafa 6100 sayılı Yasanın 120.maddesi gereği gider avansı yönetmeliğinin ilgili maddesi gereğince tespit edilen gider avanslarını yatırmak üzere iki haftalık kesin süre verilmesi, kesin süreye uyulmadığı taktirde gider avansının HMK.nun 114/g maddesi gereği dava şartı olduğundan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedileceğinin ihtarına ( ihtarat yapılamadı ), duruşma zabtının davacı tarafa tebliğine, masrafların davalı tarafça karşılanmasına karar verilmiş, müteakip yargılama oturumu olan 12.01.2012 tarihli oturumda ise gider avansının yatırılmadığı tespit edilmiş, aynı oturumda davacı vekili davayı müracaata bıraktığını beyan etmiş, davalı vekili ise davayı takip ettiklerini açıklayarak dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece de gider avansının yatırılmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir.

01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HUMK.nun 120.maddesine göre davacı yargılama harçlarıyla her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinden belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması halinde mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir. Aynı yasanın 137.maddesine göre dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır, mahkeme ön incelemede dava şartlarını ve ilk itirazları inceler… Ön inceleme tamamlanmadan ve gerekli kararlar alınmadan tahkikata geçilemez ve tahkikat için duruşma günü verilemez. Eldeki dava HMK.nun yürürlük tarihinden önce 20.12.2010 tarihinde açılmıştır. Kanunun 448. maddesine göre bu kanun hükümleri tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uygulanır. Usul kurallarının zaman bakımından uygulanmasında derhal uygulanırlık kuralı ile birlikte dikkate alınması gereken bir hususta yeni usul kuralı yürürlüğe girdiğinde ilgili usul işleminin tamamlanıp tamamlanmadığıdır. Dava, dava dilekçesinin mahkemeye verilmesiyle başlayan ve bir kararla sonuçlanıncaya kadar devam eden çeşitli usul işlemlerinden ve aşamalarından oluşmaktadır. Her usul işlemi, ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Bir davayı tüm olarak değerlendirip, bu konuda yeni kanunun etkili olup olmayacağı söylenemez. Dava içinde yapılan usul işlemi ve kesiti tamamlanmış ise, artık yeni kanun o usul işlemi hakkında etkili olmayacaktır. Eğer bir usul işlemi tamamlandıktan sonra yeni kural yürürlüğe girse, söz konusu işlem geçerli olarak kalacaktır. Yasanın 120.maddesine göre gider avansının dava açılırken ödenmesi zorunludur. Kanunun yürürlüğe girme tarihinden önce dava açıldığına ve duruşmalara başlandığına göre dava açılma aşamasının tamamlandığının kabulü gerekir. Bu durumda da 120. madde hükmünün eldeki davaya uygulanma olanağı bulunmamaktadır.

Bu durumda mahkemece yapılacak iş, HUMK.nun 414 ( HMK.nun 324 ) maddesine göre taraflara talep ettikleri delillerin toplanması için gerekli olan giderleri yatırmak üzere sonuçları hatırlatılarak kesin süre verilmesinden ibarettir.

Bundan ayrı, mahkemece 12.01.2012 tarihli yargılama oturumunda verilen ara kararı gereğince gider avansı yatırılmaması nedeniyle davanın reddine duruşma zabtının davacı tarafa tebliğine karar verilmiş ise de, ara kararı tebliğ edilmeden gider avansı yatırılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi de doğru olmamıştır. HMK.nun 27.maddesinde düzenlenen hukuki dinlenme hakkı … “ a-yargılamayla ilgili olarak bilgi sahibi olunmasına,” …içerir. Hukuki dinlenilme hakkı Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Bu çerçevede, öncelikle tarafların gerek yargı organlarınca, gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur. Özellikle tebligat ve davetiye kurallarının uygulanmasında özen gösterilmelidir. Usulüne uygun tebligat yapılmadan, davetiye çıkarılmadan, tefhimi mümkün ise tefhim gerçekleşmeden yapılan işlemler taraflar bakımından sonuç doğurmaz. Gider avansının yatırılmasına ilişkin verilen kesin süre ile ilgili ara kararı yargılama oturumunda hazır bulunmayan davacı tarafa tebliğ edilmeden hüküm kurulması da doğru olmamıştır.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve 29,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 25.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

Benzer Yazılar:

Yorum yapın