Boşanma | Kişilik Haklarının Zarar Görmesi

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2008/2507

K. 2009/15617

T. 15.9.2009

• BOŞANMA ( Kusursuz veya Az Kusurlu Eş Kusurlu Eşten Diğer Koşulların Varlığı Halinde Maddi ve Manevi Tazminat Talep Edebileceği )

• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT ( Boşanma Yüzünden Mevcut veya Beklenen Bir Menfaati Zarar Gören Kusursuz veya Az Kusurlu Eş Kusurlu Eşten Diğer Koşulların Varlığı Halinde Maddi ve Manevi Tazminat Talep Edebileceği )

• KİŞİLİK HAKLARININ ZARAR GÖRMESİ ( Zarar Gören Taraf Kusurlu Eşten Manevi Tazminat İsteyebileceği – Manevi Tazminat İsteyen Ağır veya Eşit Kusurlu Değilse ve Kişilik Hakları da Zarar Görmüşse Manevi Tazminat Talebi Kabul Edilmesi Gerektiği )

• MANEVİ TAZMİNAT ( Kişilik Hakları Zarar Gören Taraf Kusurlu Eşten Manevi Tazminat İsteyebileceği – Manevi Tazminat İsteyen Ağır veya Eşit Kusurlu Değilse ve Kişilik Hakları da Zarar Görmüşse Manevi Tazminat Talebi Kabul Edilmesi Gerektiği )

4721/m.174

ÖZET : Boşanma yüzünden mevcut veya beklenen bir menfaati zarar gören kusursuz ya da az kusurlu eş, kusurlu olan eşten maddi tazminat talep edebilir. Dosya kapsamından, maddi tazminat isteyen eşin daha fazla veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, tarafların sosyal, ekonomik durumu ve kusur durumlarına göre uygun miktarda maddi tazminata karar verilmelidir. Öte yandan boşanmaya neden olan olaylar yüzünden kişilik hakları zarar gören taraf, kusurlu eşten manevi tazminat isteyebilir. Manevi tazminat isteyen ağır veya eşit kusurlu değilse ve kişilik hakları da zarar görmüşse manevi tazminat talebi kabul edilmelidir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda; mahalli mahkemece verilen hükmün kusur, nafakalar, tazminatlar ve ziynet eşyaları yönünden temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz eden davacı-davalı adına çıkartılan tebligatın bila tebliği döndüğü, duruşmaya gelmediği görüldü. Temyiz eden davalı-davacı taraf tebligata rağmen gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle toplanan delillerden davacı-davalı kocanın eşini dövdüğü, kovduğu ve birlik görevlerini yerine getirmediği; buna karşılık davalı-davacı kadının aile sırlarını yakınlarına anlattığı, boşanmaya neden olan olaylarda davacı-davalı kocanın ağır kusurlu bulunduğu ve Türk Medeni Kanunu’nun 166/2. maddesi koşullarının oluştuğunun anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- a- Türk Medeni Kanunu’ nun 17411. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi ( TMK. md. 4 BK. md. 42 ve 44 )dikkate alınarak davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

b- Türk Medeni Kanunu’nun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı-davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları ( TMK. md. 4 BK. md. 42, 43, 44,49 )dikkate alınarak davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

3- Toplanan delillerden davalı-davacı kadının çalıştığı işyerinden dava sırasında kendi isteği ile ayrıldığı anlaşılmaktadır. Bu yön gözetilmeden davalı-davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/a-b ve 3. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu yönlerin yukarıda 1. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

Benzer Yazılar:

Yorum yapın