Boşanma | Maddi Ve Manevi Tazminat

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/13176

K. 2012/18082

T. 28.6.2012

• BOŞANMA ( Evlilik Birliğinin Temelden Sarsılmasına Neden Olan Olaylarda Davacının Ağır Kusurlu Olduğu – Davacının Boşanmaya Neden Olan Olaylarda Daha Ağır Kusurlu Olduğu )

• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT ( Boşanma Talebi – Davacının Kusurlu Davranışları Sonucu Davalının Kişilik Haklarının Saldırıya Uğradığından Uygun Miktarda Maddi ve Manevi Tazminat Takdiri Gerektiği )

• SOSYAL VE EKONOMİK DURUM ( Boşanma İsteğinde Nafakanın Niteliğine Günün Ekonomik Koşullarına Göre Hakkaniyet İlkesine Göre Takdir Edileceği )

• YOKSULLUK NAFAKASI ( Boşanma – Tarafların Sosyal ve Ekonomik Durumlarına Nafakanın Niteliğine Günün Ekonomik Koşullarına Göre Takdir Edileceği )

4721/m.166/2,174

ÖZET : Dava, boşanma istemine ilişkindir. Davacı kocanın boşanmaya neden olan olaylarda daha ağır kusurlu olduğu ve davacının bu kusurlu davranışları sonucu, davalının kişilik haklarının da saldırıya uğradığı gözetilerek davalı yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken; bu taleplerinin yetersiz gerekçeyle reddi doğru olmamıştır. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalının, katkı payı alacağına yönelik olarak harcı yatırılmak suretiyle, usulüne uygun olarak açılmış bir karşı davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Mahkemece uyulmasına karar verilen, dairemizin bozma ilamında evlilik birliğinin temelden sarsılmasına neden olan olaylarda, davacı kocanın daha ağır kusurlu olduğundan ve Türk Medeni Kanunu’nun 166/2. maddesinde düzenlenen koşulların gerçekleştiğinden söz edilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Davacı kocanın boşanmaya neden olan olaylarda daha ağır kusurlu olduğu ve davacının bu kusurlu davranışları sonucu, davalının kişilik haklarının da saldırıya uğradığı gözetilerek davalı yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminat ( TMK. m. 174/1-2 ) takdiri gerekirken; bu taleplerinin yetersiz gerekçeyle reddi doğru olmamıştır.

3- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyize konu diğer bölümlerin ise 1. bentte açıklanan sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Benzer Yazılar:

Yorum yapın