T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/303
K. 2011/4684
T. 13.4.2011
• İTİRAZIN İPTALİ TAHLİYE VE İCRA İNKAR TAZMİNATI İSTEMİ ( Kiralananın Davadan Önce Tahliye Edildiği Savunulmuşsa da Anahtar Teslimi Yasal Delillerle Kanıtlanamadığı – Tahliyeye Konu Taşınmazın Davacı Tarafından 3. Kişiye Satıldığı/Tahliye İsteminin Konusuz Kaldığının Kabulü Gerektiği )
• TAHLİYE ( İtirazın İptali Tahliye ve İcra İnkar Tazminatı İstemi Anahtar Teslimi Yasal Delillerle Kanıtlanamdığı – Tahliyeye Konu Taşınmazın Davacı Tarafından 3. Kişiye Satıldığı/Tahliye İsteminin Konusuz Kaldığının Kabulü Gerektiği )
• VEKALET ÜCRETİ ( Olayda Temerrüt Koşulları Gerçekleştiğinden Davalının Dava Açılmasına Sebebiyet Verdiğinin Kabulü İle Konusuz Kalan Tahliye Davası Nedeniyle Davalı Yararına Hükmedilmesinin Doğru Olmadığı )
2004/m.67
ÖZET : Dava, itirazın iptali, tahliye ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı tarafından kiralananın davadan önce tahliye edildiği savunulmuşsa da anahtar teslimi yasal delillerle kanıtlanamamıştır. Tahliyeye konu taşınmazın davacı tarafından üçüncü kişiye satıldığı bildirilmiş olup göre tahliye isteminin konusuz kaldığının kabulü gerekir. Dosya kapsamına göre olayda temerrüt koşulları gerçekleştiğinden davalının dava açılmasına sebebiyet verdiğinin kabulü ile konusuz kalan tahliye davası nedeniyle davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar davacı-davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, itirazın iptali, tahliye ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın iptali isteğinin kısmen kabulüne, icra inkar tazminatı isteğinin reddine, tahliye davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş hüküm taraf vekillerince karşılıklı olarak temyiz edilmiştir.
1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekilinin icra tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince:
Kira parasının kira sözleşmesinde belirlenmiş velikit bulunmasına ve borçlunun itirazında haksız olduğunun anlaşılmasına göre kabul edilen kısma göre davacı yararına İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yasal şartları oluşmadığından bahisle istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
3-Davacı vekilinin işlemiş faize yönelik temyiz itirazlarına gelince:
Borçlar Kanunu’nun 101/2 maddesi hükmü gereği borcun ifa olunacağı gün sözleşme ile belli edilmiş ise ihtar şartı aranmadan bu günün bitmesi ile borçlu kendiliğinden mütemerrit olur. Davalı, 20.02.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesi uyarınca kiracı olup, sözleşmede aylık kira parasının her ayın ilk beş günü içinde peşin ödeneceği kararlaştırılmıştır. Bu esasa göre ödeme günü muayyen olup kiracı, yükümlendiği kira borcunu ödememesi durumunda ihtara gerek olmaksızın anılan Borçlar Kanunu’nun 107/3 maddesi gereğince temerrüde düşer. Sonuç itibariyle mahkemece, davalının yöntemine uygun olarak tesbit edilecek işlemiş faiz ile sorumlu tutulması gerekirken işlemiş faiz isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Davacı vekilinin davalı yararına hükmedilen vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince,
İtirazın iptali ve tahliye istemine yönelik dava 23.07.2008 tarihinde açılmıştır. Davalı tarafından kiralananın davadan önce tahliye edildiği savunulmuşsa da anahtar teslimi yasal delillerle kanıtlanamamıştır. Tahliyeye konu taşınmazın davacı tarafından 02.04.2009 tarihinde üçüncü kişiye satıldığı bildirilmiş olup göre tahliye isteminin 02.04.2009 tarihi itibariyle konusuz kaldığının kabulü gerekir. Dosya kapsamına göre olayda temerrüt koşulları gerçekleştiğinden davalının dava açılmasına sebebiyet verdiğinin kabulü ile konusuz kalan tahliye davası nedeniyle davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda 2, 3 ve 4 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 13.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
