T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/8030
K. 2012/344
T. 26.1.2012
• TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Davada Yer Almayan Diğer Mirasçıların Yöntemine Uygun Bir Biçimde Duruşmada Hazır Bulunmak ve Davaya Karşı Diyeceklerini Açıklamaları İçin Davet Edilmeleri ve Davaya Katılmalarının Sağlanması Gerektiği )
• TARAF TEŞKİLİ ( Tapu İptali ve Tescil – Davada Yer Almayan Diğer Mirasçıların Yöntemine Uygun Bir Biçimde Duruşmada Hazır Bulunmak ve Davaya Karşı Diyeceklerini Açıklamaları İçin Davet Edilmeleri ve Davaya Katılmalarının Sağlanması Gerektiği )
• MİRAS ORTAKLIĞI ( Tapu İptali ve Tescil – Davada Yer Almayan Diğer Mirasçıların Yöntemine Uygun Bir Biçimde Duruşmada Hazır Bulunmak ve Davaya Karşı Diyeceklerini Açıklamaları İçin Davet Edilmeleri ve Davaya Katılmalarının Sağlanması Gerektiği )
4721/m.640/3
1086/m.60
ÖZET : Dava konusu taşınmazın davacıya miras bırakanından kaldığı mahalli bilirkişi tarafından ifade edilmiş ve taksim hakkında bir açıklama yapılmamış olduğuna, dosyaya sunulan davacının babasına ait nüfus aile tablosuna göre davacıdan başka mirasçıların bulunduğu belirlendiğine ve ölüm tarihi itibariyle tereke elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi bulunduğuna göre, muris M. S.’in veraset belgesi de getirtilerek davada yer almayan diğer mirasçıların HMK.nun 60. maddesine göre yöntemine uygun bir biçimde duruşmada hazır bulunmak ve davaya karşı diyeceklerini açıklamaları için davet edilmeleri, davaya katılmalarının sağlanması veya TMK.nun 640/3. maddesi uyarınca miras ortaklığına bir temsilci atanarak onun huzuru ile yargılamaya devam edilmesi, dava koşulu yerine getirildikten sonra uyuşmazlığın esasının incelenmesi, taşınmazın davacıya muristen ne şekilde intikal ettiğinin belirlenmesi, bu eksikliğin şahit ve bilirkişilerden sorularak tespiti gerekir.
DAVA : A. Ç. ile Hazine ve Dilektaşı Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Genç Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 04.02.2010 gün ve 149/16 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, Hazine adına tespit görüp tapuda tescil edilen 134 ada 4 ve köy tüzel kişiliği adına tespit görüp tapuya tescil edilen 134 ada 5 numaralı parselin tapu kayıtlarının iptaliyle adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, her iki parsel yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü Hazine temsilcisi 134 ada 4 numaralı parsel yönünden temyiz etmiştir.
Dava konusu taşınmazın davacıya miras bırakanından kaldığı mahalli bilirkişi tarafından ifade edilmiş ve taksim hakkında bir açıklama yapılmamış olduğuna, dosyaya sunulan davacı A.’ın babasına ait nüfus aile tablosuna göre davacıdan başka mirasçıların bulunduğu belirlendiğine ve ölüm tarihi itibariyle tereke elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi bulunduğuna göre, muris M. S.’in veraset belgesi de getirtilerek davada yer almayan diğer mirasçıların HMK.nun 60. maddesine göre yöntemine uygun bir biçimde duruşmada hazır bulunmak ve davaya karşı diyeceklerini açıklamaları için davet edilmeleri, davaya katılmalarının sağlanması veya TMK.nun 640/3. maddesi uyarınca miras ortaklığına bir temsilci atanarak onun huzuru ile yargılamaya devam edilmesi, dava koşulu yerine getirildikten sonra uyuşmazlığın esasının incelenmesi, taşınmazın davacıya muristen ne şekilde intikal ettiğinin belirlenmesi, bu eksikliğin şahit ve bilirkişilerden sorularak tespiti gerekir. Bu husus yerine getirilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle usul ve kanuna aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK. ya 31.03.2011 tarih 6217 sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde yollamasıyla HUMK. 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
peki mecburi dava arkadaşlığının söz konusu olmadığı durumda ne olacaktır. örneğin AİLE KONUTU sebebine dayalı TAPU İPTAL VE TESCİL davasında. eşin satış yaptığı A(kötü niyetli), ve A’nın satış yaptığı B(bu da kötüniyetli) söz konusu olduğunda. davalı olarak satış yapan eş ve son alıcı B’nin gösterilmesi durumunda ne olacaktır? dava usulden reddedilir mi? ilk alıcı A’nın davalı olarak gösterilmesi zorunlu mudur? teşekkür ederim