HAKSIZ REKABET
Haksız rekabet, gerek ülkemizde gerekse dünyada sıkça karşılaşılan ve özellikle ticari hayatta ve ticari ilişkilerde önemli bir sorun teşkil eden bir konudur.
Haksız rekabet aslında hukuki aykırı olmayan yani yasal olan normal bir rekabetin suiistimal edilmiş hali olup kötü niyet barındırdığından, haksız fiil oluşturmaktadır. Çünkü aldatıcı olan ve objektif iyi niyet kurallarına uygun olmayan hareketler, şahsın ticari işletmesine ya da ekonomik faaliyetlerine zarar veriyorsa ya da zarar görme tehlikesi altında bırakıyorsa haksız rekabetten bahsedilebilecektir. Dolayısıyla haksız rekabetin; tacirlerle diğer tacirler ya da tacirler ile gerçek kişiler veyahut da tacirlerle istihdam edilmiş olanlar ve işçileri arasında olan rekabete yönelik fiiller olduğunu söylememiz mümkündür.
Haksız rekabet teşkil eden fiiller Ticaret Kanunumuzda yer almaktadır. Günlük hayatta özellikle haksız rekabet oluşturan, iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil eden haksız fiillerden; marka ve ticaret unvanlarında benzer olan ya da karışıklık yaratması ihtimal olan marka ve unvan kullanımına sıkça rastlanılmaktadır. Bunun dışında objektif iyi niyet kurallarına uygun olmayan ve özelikle başkalarının müşteri çevresini, mesleki bakımdan saygınlığını, ekonomik menfaatlerini tehlikeye sokan, tehdit eden her türlü hareketler de haksız rekabet sayılmaktadır. Ayrıca haksız rekabeti oluşturan bazı davranışlar bazen suç da teşkil edebilmektedir, cezai yaptırımlar da söz konusu olabilmektedir. Dolayısıyla haksız rekabete son verilmesi ve haksız rekabetten kaynaklanan zararların da giderilebilmesi açısından haksız fiillerde bulunanlara karşı hukuk ve ceza davalarını yöneltmek mümkündür. Çalışma alanlarımız içerisinde bu tür davalar da yer almaktadır.