Velayetin Kaldırılması | Aile Hukuku

Velayetin Kaldırılması | Aile Hukuku

family law avukat

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/12118

K. 2004/159

T. 13.1.2004

• VELAYETİN KALDIRILMASI ( Babanın 9 Ay Küçüğü Arayıp Sormaması İlgilenmemesi Davacıdan “Büyükanneden” Para İstemesi Ölen Anneden İntikal Küçüğün de Paydaşı Olduğu Taşınmazı Satması )

• VESAYET MAKAMININ GÖREVİ ( Velayetin Kaldırılması – Ölen Anneden İntikal Küçüğün de Paydaşı Olduğu Taşınmazın Bedelinin Akibetinin Araştırılıp Tanık Sözleri Birlikte Değerlendirilip Bir Uzmandan da Görüş Alınıp Karar Verilmesi Gereği )

• BABANIN VELAYET SAHİBİ OLARAK KÜÇÜĞE DAVRANIŞLARI ( Velayetin Kaldırılması Davası – Vesayet Makamının Araştırması Gereken Hususlar )

4721/m. 248, 342/1, 352

4787/m. 4, 5/3

ÖZET : Medeni Kanununun 248. maddesi; ana babanın deneyimsizliği, hastalığı, özürlü olması, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi yahut ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerinin açık biçimde savsaklanması halinde, hakimin velayetin kaldırılmasına karar verebileceğini hükme bağlamıştır.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün velayetin kaldırılması yönünün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Medeni Kanununun 248. maddesi; ana babanın deneyimsizliği, hastalığı, özürlü olması, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi yahut ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerinin açık biçimde savsaklanması halinde, hakimin velayetin kaldırılmasına karar verebileceğini hükme bağlamıştır.

18.1.2003 tarihinde 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun yürürlüğe girmiştir. Medeni Kanununun 2. kitabından kaynaklanan tüm davaların Aile Mahkemesinde bakılacağı ( AMK.m.4 ), aile mahkemesi nezdinde psikolog, pedegog ve sosyal çalışmacının bulunabileceği bu görevlilerin bulunmaması halinde, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan veya serbest meslek icra edenlerden de yararlanılabileceği ( AMK.m.5/3 ) öngörülmüştür.

Dinlenen davacı tanıkları; davalının ( babanın ) boş gezdiğini, dokuz ay küçük Sena’yı arayıp sormadığını, onunla ilgilenmediğini davacıdan ( büyükanneden ) para istediğini, verilmemesi halinde çocuğu alacağını ifade etmişlerdir. Babanın velayet hakkına dayanarak, ölen anneden intikal eden küçüğün de paydaşı olduğu, 2875 ada 2. numaralı taşınmazın tümünü 4.4.2002 tarihinde sattığı anlaşılmaktadır.

Ana öldüğüne göre velayet babadadır. Küçük Sena’nın yasal temsilcisidir. ( MK.m.342/1 ) Mallarını yönetmekle sorumludur. ( MK.m.352 ) Mahkemece babadan çocuğa ait malların dökümünü gösterir defterin istenilmesi ( Tüzük m.4 ) gerekmektedir. Bu açıklama karşısında, vesayet makamına ( Aile Mahkemesine ) gerekli ihbarın yapılıp, vesayet makamınca babadan küçük Sena’ya ait mallarının dökümünü ihtiva eden defter istenilip, taşınmazın satışı sonucu Sena’ya intikal eden paranın akibeti araştırılmalıdır. Bu dosya ve tanık sözleri birlikte değerlendirilip, bir uzmandan da görüşte ( rapor ) alınıp davalının ( babanın ) velayet görevini gereği gibi yerine getirip getirmediği değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir.

2-4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1 maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından ( MK. md. 118-494 ) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını, geçici 1. maddesi de; sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün gösterilen 1. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre de diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 375.000.000 Tl. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, temyiz peşin harcının yatıran davacı kadına geri verilmesine, 25.02.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Benzer Yazılar:

Yorum yapın