İşe İade İstemi

İşe İade İstemi

T.C.

YARGITAY

22. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/5156

K. 2012/76

T. 16.1.2012

• FESHİN GEÇERSİZLİĞİ VE İŞE İADE İSTEMİ ( Fesih Sırasında Davacının Kayıtlarda İşvereni Olarak Yazılı Şirkete Dava Yönetilerek Dava Kapsamına Alınmalı ve Göstereceği Deliller Toplanması Gerektiği )

• İŞE İADE İSTEMİ ( Fesih Sırasında Davacının Kayıtlarda İşvereni Olarak Yazılı Şirkete Dava Yönetilerek Dava Kapsamına Alınmalı ve Ayrıca Davalı Belediyenin Davacının Çalıştığı Süre İçerisinde İhale Suretiyle Hizmet Satın Almalarına İlişkin Sözleşme ve Şartnamenin Getirilmesi Gerektiği )

• BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ ( Davalı Belediye Dava Dışı Şirketler Arasında Hizmet Alım Sözleşmeleri İle Yaptıkları İşlerden Dolayı Alt İşveren Asıl İşveren İlişkisi Kurutup Kurulmadığının Tespiti Bakımından Gerekirse Bilirkişi Görüşüne de Başvurularak Rapor Alınması Gerektiği )

4857/m.21

ÖZET : Dava, feshin geçersizliği ve işe iade istemidir. Fesih sırasında davacının kayıtlarda işvereni olarak yazılı şirkete dava yönetilerek dava kapsamına alınmalı, göstereceği deliller toplanmalı ayrıca davalı belediyenin davacının çalıştığı süre içerisinde ihale suretiyle hizmet satın almalarına ilişkin sözleşme ve şartname getirilmeli, bundan sonra davalı belediye dava dışı şirketler arasında hizmet alım sözleşmeleri ile yaptıkları işlerden dolayı alt işveren asıl işveren ilişkisi kurutup kurulmadığının tespiti bakımından gerekirse bilirkişi görüşüne de başvurularak rapor alınmalı ve bu suretle yapılacak araştırma ve inceleme ile toplanacak deliller yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak oluşacak sonuç çerçevesinde karar verilmelidir.

DAVA : Davacı vekili, davacının çalışmaya başladığı 6.8.2005 tarihinden itibaren belediyenin işinde çalıştığını, dava dışı şirketle davalı belediye arasındaki ilişkinin muvazaaya dayandığını ve gerçek işverenin davalı belediye olduğunu iddia ederek feshin geçersizliğine, davalı belediyede işe iadesine, geçersiz feshe bağlı haklarının tespitine karar verilmesini istemiştir.

Davalı belediye vekili, davacının alt işveren işçisi olduğunu, davalı ile belediye arasında iş sözleşmesi yapılmadığını, sözleşmenin tarafı olmadığını, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

Mahkemece, davalı belediye ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin muvazaaya dayandığı, davacının gerçek işvereninin davalı belediye olduğu kabul edilerek ve kararda belirtilen diğer gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibarıyla duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ü. Acar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davalı belediye, alt işverenlik ilişkisine dayandığına göre, davacının fesih sırasında kayıtlarda işvereni olarak gösterilen dava dışı şirketin de davada davalı safında yer alması gerekir. Dairemizin bu konuda oluşturduğu içtihat alt işverenlik ilişkisinin iddia edildiği durumlarda geleceğe dönük başka uyuşmazlıklara meydan verilmemesi bakımından alt işveren olduğu öne sürülen gerçek ya da tüzel kişinin de davada taraf olarak yer almasının gerekli olduğu yolundadır.

Bu itibarla öncelikle, fesih sırasında davacının kayıtlarda işvereni olarak yazılı şirkete dava yönetilerek dava kapsamına alınmalı, göstereceği deliller toplanmalı ayrıca davalı belediyenin davacının çalıştığı süre içerisinde ihale suretiyle hizmet satın almalarına ilişkin sözleşme ve şartname getirilmeli, bundan sonra davalı belediye dava dışı şirketler arasında hizmet alım sözleşmeleri ile yaptıkları işlerden dolayı alt işveren asıl işveren ilişkisi kurutup kurulmadığının tespiti bakımından gerekirse bilirkişi görüşüne de başvurularak rapor alınmalı ve bu suretle yapılacak araştırma ve inceleme ile toplanacak deliller yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak oluşacak sonuç çerçevesinde karar verilmelidir.

Mahkemece yukarda açıklandığı üzere taraf teşkili yapılmadan eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi hatalı bulunarak hükümün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde ilgiliye iadesine, 16.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

 

Benzer Yazılar:

Yorum yapın