Doktorun İhmali | Manevi Tazminat

Doktorun İhmali | Manevi Tazminat

T.C.

YARGITAY

4. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/8957

K. 2012/11342

T. 28.6.2012

• DOKTORUN İHMALİNDEN DOĞAN HASTALIK ( Manevi Tazminat/Hizmet Kusuruna Dayalı – İdari Yargı Yerinde Tam Yargı Davası Açılması Gerektiği )

• HİZMET KUSURUNDAN KAYNAKLANAN MANEVİ TAZMİNAT ( Doktorun İhmalinden Doğan Hastalık Sebebiyle Sağlık Bakanlığı Aleyhine Açılan – İdari Yargı Yerinde Tam Yargı Davası Açılması Gerektiği )

• MANEVİ TAZMİNAT ( Hizmet Kusuruna Dayalı/Doktorun İhmali – İYUK Uyarınca İdari Yargı Yerinde Tam Yargı Davası Açılması Gerektiği )

• GÖREVLİ MAHKEME ( Doktorun İhmalinden Doğan Hastalık Sebebiyle Sağlık Bakanlığı Aleyhine Açılan Manevi Tazminat Davasının İdari Yargı Yerinde Görüleceği )

• YARGI YOLU ( Sağlık Bakanlığı Aleyhine Açılan Manevi Tazminat/İdari Yargı Yerinde Tam Yargı Davası Açılacağı – Yargı Yolu Bakımından Mahkemenin Görevsizliği Nedeniyle Dava Dilekçesinin Reddine Karar Verilmesi Gerektiği )

2577/m.2/1-b

ÖZET : Dava, doktorun ihmalinden doğan hastalık sebebiyle Sağlık Bakanlığı aleyhine açılan manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava, davalı idarenin hizmet kusurundan kaynaklandığı ileri sürülen manevi tazminat istemine ilişkindir. Hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince idareye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir.Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekir.

DAVA : Davacı Y.K. vekili tarafından, davalı Sağlık Bakanlığı aleyhine 03/01/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 06/04/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : Dava, davalı idarenin hizmet kusurundan kaynaklandığı ileri sürülen manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, zamanaşımı nedeniyle istemin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı dava dilekçesinde; davalı idarenin personeli olan doktorun uyarmaması nedeniyle annesinin kanser tedavisi gördüğü sırada hamile kaldığını, annesinin hamilelik sırasında da davalı idarenin hastanesinde kontrollerini olduğunu ve herhangi bir uyarıda bulunulmadığını, bu hamileliğin sonucunda kendisinin anomali hastası olarak doğduğunu, askerlik için yapılan tedavi sırasında bu durumu öğrendiğini ileri sürülerek davalıyı hasım gösterdiğinden, istemin hizmet kusuruna dayandığı sonucuna varılmaktadır.

Hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince idareye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir.

Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan yazılı gerekçe ile işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre diger temyiz itirazlarını incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 28.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Benzer Yazılar:

“Doktorun İhmali | Manevi Tazminat” üzerine bir yorum

  1. Merhabalar,

    14 Nisan 2013 tarihinden bu yana evliyim. Eşim 1.5 aylık hamile iken 2 gün önce düşük yaptı. Operasyonu yapan doktorumuzun beyanına göre kan uyuşmazlığı varmış.

    Bu durumun “Evlilik İçin Sağlık Raporu” adı altında alınan kan tahlillerinde çıkması ve evlenecek kişilere tebliğ edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

    Bu konuyu danıştığım hekimler oldu. Evlenecek çiftler farklı hekimlerden rapor aldığı için kan uyuşmazlığına bakmalarının mümkün görünmediği söylendi.

    Bugüne kadar belki bu şekilde uygulandı. Anne adayının hayatı hiçe sayıldı. Diyorum ki, varsa bir ihmal ki bence var.. Başkalarının canı yanmasın..

    Kanuni olarak haklarımı sonuna kadar arayacağım. Sağlık Bakanlığını mahkemeye vereceğim. Bir sonuç alamaz isem İnsan Hakları Mahkemesine v.s. gideceğim.

    Sizlerin de değerli yorumlarını rica ediyorum.

Yorum yapın