T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/17523
K. 2011/18749
T. 24.11.2011
• VASİYETNAMENİN İNFAZI YA DA TENFİZİ (“Vasiyetnamenin Davacının Tenkis Hakkı Gözetilerek Buna Göre Taksimine” Şeklinde Kısa Kararla Çelişik Hüküm Verildiği – Kısa Kararla Gerekçeli Kararın Çelişik Olmasının Bozma Nedeni Olduğu)
• TENKİS HAKKI (Vasiyetnameni İnfazı ya da Tenfizi – “Vasiyetnamenin Davacının Tenkis Hakkı Gözetilerek Buna Göre Taksimine” Şeklinde Kısa Kararla Çelişik Hüküm Verildiği – Kısa Kararla Gerekçeli Kararın Çelişik Olmasının Bozma Nedeni Olduğu)
• ÇELİŞKİLİ HÜKÜM (Vasiyetnameni İnfazı ya da Tenfizi – “Vasiyetnamenin Davacının Tenkis Hakkı Gözetilerek Buna Göre Taksimine” Şeklinde Kısa Kararla Çelişik Hüküm Verildiği/Kısa Kararla Gerekçeli Kararın Çelişik Olmasının Bozma Nedeni Olduğu)
1086/m.388,389
ÖZET : Dava dilekçesinde vasiyetnameni infazı ya da tenfizi istenilmiştir. Vasiyetçiden kalan mal varlığının 1/4’ünün İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne ait olduğunun kabulüne, vasiyetnamenin davacının tenkis hakkı gözetilerek buna göre taksimine” şeklinde kısa kararla çelişik hüküm verilmiştir. Kısa kararla gerekçeli kararın çelişik olması bozma nedenidir.
0.4.1992 gün 7/4 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan İçtihat gereğince kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir.
DAVA : Dava dilekçesinde vasiyetnameni infazı ya da tenfizi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar hukuki ehliyetsizlik sebebiyle 4.8.2005 tarihli vasiyetnamenin iptalini, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Birleşen davada İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü vasiyetnamenin iptali davasının reddiyle vasiyetnamenin tenfizini istemiştir. Mahkemece asıl davanın reddi, karşı davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Kısa kararda davacıların davasının reddi, davalı üniversite tarafından açılan karşı davanın kabulüne karar verildiği halde, gerekçeli kararda; “A-Esas dava sebebiyle,
1-) 2006/20 E.sayılı davada davacılar tarafından açılan Beyoğlu 16. Noterliğinin 4.8.2005 tarih ve 16732 yevmiyeli vasiyetnamenin iptali talebinin reddine,
2-) Davacı Güner’in tenkis talebinin tek mirasçı olması sebebiyle Beyoğlu 16. Noterliğinin tanzim ettiği 4.8.2005 tarih ve 16732 yevmiye numaralı vasiyetnameyle davalı İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne bağışlanan menkul ve gayrimenkul mal varlığının MK.’nun 506/4 maddesi uyarınca 3/4’ünün davacı G. Ö.ait olduğunun kabulüne,
3-) Vasiyetçiden kalan mal varlığının 1/4’ünün İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne ait olduğunun kabulüne, vasiyetnamenin davacının tenkis hakkı gözetilerek buna göre taksimine” şeklinde kısa kararla çelişik hüküm verilmiştir. (H.U.M.K.338,389) Kısa kararla gerekçeli kararın çelişik olması bozma nedenidir.
10.4.1992 gün 7/4 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır.
Anılan İçtihat gereğince kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün H.U.M.K.nun 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA ve şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 24.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın hanımefendi;
kendim Ankara’da ikamet etmekteyim İstanbul anadolu yakasından bir avukata ihtiyacım vardır…dava anadolu sulh hukuk mahkemesinde görüldüğünden sizi rahatsız ediyorum.
Sizin sitenizde okuduğum bir davaya benzer durumdayım.O link i size yolluyor.Ve size durumumu yazıyorum.
http://www.bedriyeiclalpoyraz.av.tr/vasiyetnamenin-infazi/
Halam temmuz 2013 de 80 yaşında vefat etmiş
olup vasiyetname yaparak bankalarda bulunan tüm paralarını ve hisse senetlerini mehmetçik vakfına bağışlamış durumda olduğunu; bugün Ankara da sulh hukuk mahkemesinde girmiş olduğum talimat davasında öğrenmiş bulunmaktayım.
Eşi eniştem 2002 yılında vefat etmiş olup, halamın hiç çocuğu yoktur. e-devlet sitesinde baktığımda ben ve üç kardeşim mirasçı durumunda görünmekteyiz.onlarada talimat celbi gelmiş bulundukları şehirlere ben ve kardeşlerim bu duruma itiraz ettik.
halam vasiyetnameyi 77 yaşında bir şahit ve tanık eşliğinde İstanbul kadıköy 6.noterliğinde yapmış.
Şimdi biz bu vasiyetnameyi bozdurup mirasçı olarak hak sahibi olabilirmiyiz.Ne yapmamız gerekli?
Eğer bu davada biz hak sahibi isek derhal İstanbul ‘a size gelmek istiyoruz. Kardeşlerimde bazı avukatlara danışmış fakat onlara “medeni kanunda 2007 de yürürlüğe giren değişiklik ile kardeşlerin saklı payı kaldırıldı “demişler bu bizleri kapsıyormu…?
e-devlette biz mirasçı olarak görünmekteyiz.