Hizmet Tespiti Davası

Hizmet Tespiti Davası

 avukat

T.C.

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/7020

K. 2013/11770

T. 4.6.2013

• HİZMET TESPİTİ DAVASI ( Davalı İşyerlerinin İhtilaflı Döneme İlişkin Dönem Bordrolarının Tamamının Getirtilmesi Gerektiği – Davalı İşveren Tarafından Davacının İşe Gelmediğine İlişkin Tutulan Tutanakları Göz Önüne Alıp Değerlendirerek İşten Çıkış Tarihinin Tespit Edilmesi Gerektiği )

• İŞTEN ÇIKIŞ TARİHİNİN TESPİTİ ( Hizmet Tespiti Davası – Davalı İşveren Tarafından Davacının İşe Gelmediğine İlişkin Tutulan Tutanakları Göz Önüne Alıp Değerlendirerek İşten Çıkış Tarihinin Tespit Edilmesi Gerektiği )

• İMZALI ÜCRET BORDROSU ( Olmayan veya Olup Da İtiraz Edilen İmzaların Davacıya Ait Olmadığı Anlaşılan Dönemlerde Dönem Bordrolarında Kayıtlı ve Tarafsız Tanıklar Saptanarak Bunların Bilgilerine Başvurulması Gerektiği – Hizmet Tespiti Davası )

• BORDROLARIN GETİRTİLMESİ GEREĞİ ( Davalı İşyerlerinin İhtilaflı Döneme İlişkin Dönem Bordrolarının – Hizmet Tespiti Davası/Davalı İşveren Tarafından Davacının İşe Gelmediğine İlişkin Tutulan Tutanakları Göz Önüne Alıp Değerlendirerek İşten Çıkış Tarihinin Tespit Edilmesi Gerektiği )

506/m.79

ÖZET : Dava, davacının davalı işverenlere ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir. Yapılacak iş, davalı işveren tarafından davacının işe gelmediğine ilişkin tutulan tutanakları göz önüne alıp değerlendirerek işten çıkış tarihini tespit etmek, davalı işyerlerinin ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarının tamamını getirtmek, ayrıca özellikle davacının imzasına itiraz ettiği 2004 yılı Şubat ayı ücret bordrosu olmak üzere bordrolar üzerinde imza incelemesi yapmak, imzalı ücret bordrosu olan ve imzaları davacıya ait olduğu anlaşılan dönemlerde imzalı ücret bordrosu kadar, imzalı ücret bordrosu olmayan veya olup da itiraz edilen imzaların davacıya ait olmadığı anlaşılan dönemlerde ise dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.

DAVA : Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.

Hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Aytül Rabia Bakır taralından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,

2-Dava, davacının 01.04.2000-05.04.2004 tarihleri arasında davalı işverenlere ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.

Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’ıım 79/10, ve 5510 sayılı Yasa’nm 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.

Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren taralından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 giin 1999/21-549-555 – 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.

Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı adına davalı L… Konfeksiyon unvanlı işyerinden 04.07.2000 tarihli, davalı M… Tekstil unvanlı işyerinden ise 03,07.2002 tarihli işe giriş bildirgesinin verildiği, davalı L… Konfeksiyon unvanlı işyerinin 06.11.1995 tarihinden itibaren davalı M… Tekstil unvanlı işyerinin ise 05.06.2003 tarihinden itibaren kanun kapsamında olduğu, davacının hizmel cetvelinin getirtildiği, davalı işyerlerinin bir kısım dönem bordrolarının bulunduğu, 2002, 2003 ve 2004 yıllarının bir kısım aylarına ilişkin ücret bordrolarının bulunduğu ve davacının 2004 yılı Ocak ve Nisan ayı bordrolarındaki imzaların kendine ait olduğunu, ancak Şubat ve Mart ayına ilişkin bordroları imzalamadığını beyan etmesine rağmen sadece Mart ayı ücret bordrosu üzerinde imza incelemesi yapıldığı, davacının 05.04.2004, 06.04.2004, 07.04.2004 tarihlerinde işe gelmediğine dair tutanak tutulduğu, ancak bu tutanaklar dikkate alınmadığı gibi, ücret bordrolarının da bir kısmı üzerinde inceleme yapılarak karar verildiği ve buna göre mahkemece karar altına alınan şekilde çalışmanın kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır.

Yapılacak iş, davalı işveren tarafından davacının 05.04.2004, 06.04.2004 ve 07.04.2004 tarihlerinde işe gelmediğine ilişkin tutulan tutanakları göz önüne alıp değerlendirerek işten çıkış tarihini tespit etmek, davalı işyerlerinin ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarının tamamını getirtmek, ayrıca özellikle davacının imzasına itiraz ettiği 2004 yılı Şubat ayı ücret bordrosu olmak iizere bordrolar üzerinde imza incelemesi yapmak, imzalı ücret bordrosu olan ve imzaları davacıya ait olduğu anlaşılan dönemlerde imzalı ücret bordrosu kadar, imzalı ücret bordrosu olmayan veya olup da itiraz edilen imzaların davacıya ait olmadığı anlaşılan dönemlerde ise dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yönteminee beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davalıların ve davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalılardan işverenlere iadesine, 04.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

Benzer Yazılar:

Yorum yapın