T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/15200
K. 2003/16489
T. 8.12.2003
• BOŞANMA DAVASI ( İstek Olmasa Bile Davanın Devamı Süresince Gerekli Tedbirlerin Boşanma Davasına Bakan Hakim Tarafından Kendiliğinden Alınmasının Zorunlu Olması )
• EŞLERİN AYRI YAŞAMA HAKKI ( Boşanma Davası Açılmakla Eşlerin Ayrı Yaşama ve Nafaka İsteme Hakkının Doğması )
• NAFAKA İSTEME HAKKI
• TEDBİRLERİN KENDİLİĞİNDEN ALINMASI ( İstek Olmasa Bile Davanın Devamı Süresince Gerekli Tedbirlerin Boşanma Davasına Bakan Hakim Tarafından Kendiliğinden Alınmasının Zorunlu Olması )
4721/m.137,162/2
ÖZET: Boşanma davası açılmakla eşlerin ayrı yaşama ve nafaka isteme hakkı doğar. Kaldı ki istek olmasa bile davanın devamı süresince gerekli tedbirlerin davaya bakan hakim tarafından kendiliğin den ( resen ) alınması zorunludur.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 4722 sayılı kanunun 1.maddesi hükmü de dikkate alındığında olaya 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin uygulanması gerekir.
1-Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önceki olayların hukuki sonuçlarına, bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse kural olarak o kanun hükümleri uygulanır.
Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış olan işlemlerin hukuken bağlayıcı olup olmadığı ve sonuçları, bu tarihten sonra dahi, yapıldıkları sırada yürürlükte bulunan kanunlara göre belirlenir. ( 4722 S.K. md.1/1-2 ) Terk ve ihtar olayları, ihtar tebliği, bu tebliğle ilgili süreler ve işlemler Türk Medeni Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış olup, Türk Kanunu Medenisine göre davanın değerlendirilmesi gerekir.
O halde, ihtarla ilgili süreler, Türk Kanunu Medenisinin 132. maddesine uygun olarak gerçekleşmiş olduğundan delillerinde 4722 Sayılı Kanunun 1/1-2. maddesi açıklığı karşısında, Türk Kanunu Medenisinin 132. maddesine uygun değerlendirilmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddi bozmayı gerektirmiştir.
2-Boşanma davası açılmakla eşlerin ayrı yaşama ve nafaka isteme hakkı doğar. ( M.K.m.162/2,137 ). Kaldı ki istek olmasa bile davanın devamı süresince gerekli tedbirlerin davaya bakan hakim tarafından kendiliğin den ( resen ) alınması zorunludur. ( M.K.137 ). O halde dava tarihinden geçerli olmak üzere, kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
3- 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1 maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından ( MK. md. 118-494 ) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını, geçici 1. maddesi de; sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur.
SONUÇ : Hükmün 1. bentte gösterilen nedenlerle davacı, ikinci bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine 08.12.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.