Anonim Şirket | Yönetim Kurulu Üyesinin Sorumluluğu | Anonim Şirketin Prim Borcu

Anonim Şirket | Yönetim Kurulu Üyesinin Sorumluluğu | Anonim Şirketin Prim Borcu

 company

T.C.

YARGITAY

Onuncu Hukuk Dairesi

E.2013/4754

K.2013/22865

T. 02.12.2013

ÖDEME EMRİNİN İPTALİ

MÜŞTEREKEN VE MÜTESELSİLEN SORUMLULUK

YÖNETİM KURULU ÜYESİNİN PRİM BORÇLARINDAN SORUMLULUĞU

Özet: Tüzel kişiliği  haiz bir özel kuruluşta  görev yapan bir kişinin primlerin ödenmesinden işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olabilmesi için, primlerin tahakkuk ve ödenmesinde yetkili, üst düzey yöneticisi olması zorunlu olup, netim kurulu üyeleri, primlerin ödenmesinden işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.

Davaya konu dönemde davacı, Kuruma prim  ve ferileri borcu olan Anonim Şirketin yönetim kurulu üyesi olduğundan, iptali istenen ödeme emrine ilişkin prim  borçlarından sorumludur.

Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.

Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit  edildi.

01.10.2008 tarihinden önce tahakkuk eden prim borçları nedeniyle davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 80/11. maddesinde; “Sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın, birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşların tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri kuruma karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludurlar” hükmü öngörülmüştür. Anılan madde hükmüne göre, tüzel kişiliği haiz bir Özel kuruluşta görev yapan bir kişinin primlerin  ödenmesinden işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olabilmesi için; primlerin tahakkuk ve ödenmesinde yetkili, üst düzey yöneticisi olması zorunludur.

Türk Ticaret Kanunu’nun 317. maddesi uyarınca; bir anonim  şirketin idare ve yönetimi aynı zamanda karar organı olarak, yetkili idare meclisince yerine getirilmektedir. Her iki hükmün birlikte değerlendirilmesi durumunda; anonim şirket yönünden primlerin ödenmesinde, sorumlu üst düzey yöneticiden söz edebilmek için bu kimsenin yönetim kurulunda başkan veya başkan yardımcısı gibi unvan taşıması veya imza yetkisine sahip üye olması veya şirketin yönetiminde parasal konularda yetkili genel müdür, finansman veya muhasebe müdürü gibi üst düzeyde sorumluluk taşıyan görevli olması gerekir. Bunun dı­şında kalan ve şirketin idare veya mali işlerinde doğrudan söz sahibi veya yetkili olmayan, karar organında yer almayan kişilerin işveren ile birlikte müşterek sorumluluğu düşünülemez. Şirkette görevli bir kimsenin belli  konularda imza sahibi olması da bu zorunluluğu ortadan kaldırmaz.

506 sayılı Kanun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 106. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olup, 0l. 10.2008 tarihinden sonra tahakkuk eden prim borçları hakkında  5510  sayılı  Kanunun  88/20.  maddesi ile, “Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile ka­nuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur” şeklinde düzenlenme getirilmiştir. Yapılan bu düzenleme ile tüzel kişiliği haiz bir özel kuruluşta görev yapan yönetim kurulu üyelerinin primierin ödenmesinden işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları açıkça belirtilmiştir.

Müteselsil borçlulukta alacaklı, alacağının tamamını veya bir kısmını kar­şısındaki borçlulardan dilediği birinden isteyebilmek imkanına sahip bulunduğu gibi, borçlular da alacaklıya karşı borç sona erinceye kadar hep birlikte sorumlu olmakta devam ederler. Borçlulardan birinin borç ödemeden aciz haline düşme­sinin veya iflas etmesinin alacaklı için her hangi bir tehlikesi yoktur; zira diğer borçlulardan her biri borcun tamamını ifa etmek yükümlülüğü altında bulun­maktadır. Müteselsil borçluluk alacaklıya, borçluların içinden ödeme gücü en yüksek olanı seçerek edimin tamamını ondan isteyebilme yetkisini tanır.

Bu yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığı altında inceleme konusu dava değerlendirildiğinde; taraflar arasında, davaya konu dönemde davacının, Ku­ruma prim ve ferileri borcu olan 0… Otomotiv ve Pres San. ve Tic. AŞ.nin yönetim kurulu üyesi olduğu konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı anlaşıldığından, iptali istenen ödeme emrine konu 2011/6-10. aylara ilişkin prim borçlarından, 5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesi gereğince davacının sorumlu olduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O  halde, davalı  Kurum vekilinin  bu yönleri  amaçlayan  temyiz  itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.

S o n u ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASlNA),  02.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

  • 506 s. SOSYAL SİGORTALAR KANUNU (1) (2) (4)(5) [Madde 80]
  • 6762 s. TÜRK TİCARET KANUNU (1) (2) [Madde 317]
  • 5510 s. SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU [Madde 88]
  • 5510 s. SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU [Madde 106]

Benzer Yazılar:

Yorum yapın