T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/12829
K. 2012/17003
T. 5.7.2012
• ECRİMİSİL (Konutun Malikinin Rızası Olmaksızın ve Herhangi Bir Hukuki Hakka Dayanmaksızın İzinsiz Olarak Kullanılması Nedeniyle – Bilirkişiden Dava Konusu Taşınmazın İmar Uygulamasının İptali İşleminin Hukuki Sonucunun Dava Konusu Taşınmaza Etkisi Sorularak Sonucunun Nazara Alınması Gerektiği)
• SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME (Konutun İzinsiz Kullanılması Nedeniyle Ecrimisil İstemi – Bilirkişiden Dava Konusu Taşınmazın İmar Uygulamasının İptali İşleminin Hukuki Sonucunun Dava Konusu Taşınmaza Etkisi Sorularak Sonucunun Nazara Alınması Gerektiği)
• BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ (Dava Konusu Taşınmazın İmar Uygulamasının İptali İşleminin Hukuki Sonucunun Dava Konusu Taşınmaza Etkisi Sorularak Sonucunun Nazara Alınması Gerektiği – Konutun İzinsiz Kullanılması Nedeniyle Ecrimisil İstemi)
• İMAR UYGULAMASININ İPTALİ (Konutun İzinsiz Kullanılması Nedeniyle Ecrimisil İstemi – Bilirkişiden Dava Konusu Taşınmazın İmar Uygulamasının İptali İşleminin Hukuki Sonucunun Dava Konusu Taşınmaza Etkisi Sorularak Sonucunun Nazara Alınması Gerektiği)
4721/m.995
1086/m.275
ÖZET : Dava, konutun malikinin rızası olmaksızın ve herhangi bir hukuki hakka dayanmaksızın izinsiz olarak kullanılması sonucu, ecrimisil bedelinin ve sebepsiz zenginleşme tazminatının kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Yapılan incelemede; keşifte dinlenen fen bilirkişisinin, imar uygulamasının iptali işleminin sonuçları üzerinde durmadığı, raporunda bu hususu irdelemediği görülmüştür. Bilirkişiden dava konusu taşınmazın imar uygulamasının iptali işleminin hukuki sonucunun dava konusu taşınmaza etkisi sorularak, sonucunun nazara alınması gerekir.
DAVA : Dava dilekçesinde 8.000,00 TL (ıslahen 14.650,48 TL) ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili; müvekkilinin 28/06/2005 tarihinde satın alarak adına tescil yaptırdığı 1162 ada, 12 parselde kain gayrimenkulün üzerinde bulunan konutu rızası olmaksızın ve herhangi bir hukuki hakka dayanmaksızın izinsiz olarak davalının kullanmakta olduğunu belirterek, satın alındığı tarihten dava tarihine kadar fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 8.000-TL ecrimisil bedelinin ve sebepsiz zenginleşme tazminatının kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili; imar uygulaması sonucu oluşan ve davacının bundan sonra satın aldığı taşınmazın imar uygulamasının İdare Mahkemesince iptal edildiğini, dolayısıyla davacının dayandığı parsele sahip olmaması itibariyle aktif husumet ehliyeti olmadığını, davalı müvekkilinin dava edilen parsele kendi adına değil babasının mülkiyet hakkına istinaden işgal etmekte olduğunu, bu sebeple davalıya husumet tevcihinin hatalı olduğunu, babası Ş. Y. tarafından ilk malik K. T. aleyhine satış vaadi alıcısı olarak TMK.’nun 716. Maddesine göre iptal ve tescil davası açıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 14.650,48.-TL ecrimisilin kademeli yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
HUMK’nun 275. maddesi “Mahkeme, çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. ” hükmünü getirmiştir.
Bilirkişi raporunu hazırlarken raporun dayanakları olan özel ve somut nedenleri belirtmek zorundadır. Ayrıca raporun denetime elverişli olması da gerekir.
Somut olayda; Ümraniye Belediye Başkanlığı tarafından dava konusu bölgede imar uygulaması ve şuyulandırma yapılmadan önce davalının babası Ş. Y.’ın ana taşınmazdan 200/3412 hisseyi Üsküdar 2. Noterliğinin 11/06/1990 tarih 39966 yevmiye ile düzenleme şeklindeki temlik sözleşmesi ile tapu malikinden temlik aldığı ve üzerine bina yaptığı, Belediyenin 28.10.2004 tarihinde encümen kararı ile bölgede imar uygulaması ve şuyulandırma işlemi yaptığı, bu işlem sonucu oluşan 1162 ada, 12 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın 28/06/2005 tarihinde satın alma nedeniyle davacı adına kayıt edildiği, ancak dava dışı SS Y… İst. Oto Yedek Parça Toplu İşleri Yapı Kooperatifi “˜nin Ümraniye Belediye Başkanlığı aleyhine açmış olduğu İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 2005/1496 sayılı şuyulandırma işleminin iptal davası sonucunda uygulamanın iptal edildiği, bu kararın Danıştay tarafından onanmakla kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Dairemizce getirtilen idare Mahkemesi dosyası ve davacıya ait tapu kaydının geldiği önceki kayıtlar incelendiğinde, davacıya ait 12 parsel sayılı taşınmazın geldisinin Ümraniye Belediye Başkanlığı tarafından imar uygulaması ve şüyulandırma yapılmadan önceki 5837 parsel olduğu ve idare mahkemesinin imar uygulamasını iptal ettiği taşınmazlardan birinin de bu taşınmaz olduğu anlaşılmaktadır.
Ancak, keşifte dinlenen fen bilirkişisi bu imar uygulamasının iptali işleminin sonuçları üzerinde durmamış, raporunda bu hususu irdelememiştir.
O halde, bilirkişiden dava konusu taşınmazın imar uygulamasının iptali işleminin hukuki sonucunun dava konusu taşınmaza etkisi sorularak, sonucunun nazara alınması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya uygun görülmemiştir.
Ayrıca, davalının babası tarafından satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil davası açılan taşınmazın dava konusu 12 parsel sayılı taşınmaz olması halinde, davalının kullanımının iyiniyetli olup olmadığı inceleneceğinden, o davanın bilirkişi raporu bu dosya içine alınarak aynı yer olup olmadığı bilirkişiden sorularak saptanmadan, davacının soyut beyanı ile farklı yer kabul edilerek karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.