T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2014/10820
K. 2014/14116
T. 15.9.2014
• TAPU KAYDINDA YANLIŞ YAZILAN KİMLİK BİLGİLERİNİN DÜZELTİLMESİ İSTEĞİ ( Taşınmazın Tapu Maliki İle Davacının Aynı Kişi Olduğunun İspatlanması Halinde “Çoğun İçerisinde Az da Vardır” Kuralı Gereğince Bu Yönde Bir “Tespit Kararı” Verileceği – Tapu Kayıt Malikinin Davacı İle Aynı Kişi Olup Olmadığının Duraksamaya Yer Bırakmayacak Şekilde Saptanması Gerektiği )
• TESPİT KARARI ( Tapu Kaydında Yanlış Yazılan Kimlik Bilgilerinin Düzeltilmesi İsteği – Taşınmazın Tapu Maliki İle Davacının Aynı Kişi Olduğunun İspatlanması Halinde “Çoğun İçerisinde Az da Vardır” Kuralı Gereğince Bu Yönde Bir “Tespit Kararı” Verileceği )
• ÇOĞUN İÇİNDE AZ DA VARDIR KURALI ( Tapu Kaydında Yanlış Yazılan Kimlik Bilgilerinin Düzeltilmesi İsteği – Taşınmazın Tapu Maliki İle Davacının Aynı Kişi Olduğunun İspatlanması Halinde “Çoğun İçerisinde Az da Vardır” Kuralı Gereğince Bu Yönde Bir “Tespit Kararı” Verileceği – Tapu Kayıt Malikinin Davacı İle Aynı Kişi Olup Olmadığının Duraksamaya Yer Bırakmayacak Şekilde Saptanması Gerektiği )
4721/m.1027
ÖZET : Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmazlar imar parselleri olup, tapu kayıt malikinin kim olduğunun tespitinde davacının hukuki yararının bulunduğu tartışmasızdır. Bu gibi durumlarda taşınmazın tapu maliki ile davacının aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verileceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; gerekli araştırma ve inceleme yapılarak, tapu kayıt malikinin davacı ile aynı kişi olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanması, çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince davacı talebi hakkında bir tespit hükmü verilebileceği gözetilerek bir karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakiminin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, kayden paydaşı olduğu 4 adet taşınmazın tapu kaydında doğum tarihinin yanlış yazıldığını ileri sürerek doğum tarihinin “8.8.1940” olarak düzeltilmesi isteğiyle eldeki davayı açmıştır.
Mahkemece, Tapu Sicil Tüzüğüne göre tapu kaydına malikin doğum tarihinin yazılmasının zorunlu olmadığı, tapu kayıtlarında ve tespit tutanaklarında doğum tarihi yazılı olmadığından düzeltilecek bir kaydın da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere; Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde ( Bakanlar Kurulunun 22.7.2013 tarihli ve 2013/5150 sayılı kararı ile kabul edilen, 17.8.2013 tarihli ve 28738 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni Tapu Sicil Tüzüğünün 28. maddesinde ) belirtilen ve kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden tapu malikinin adı ve soyadı, baba adı ile edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasına ilişkin yanlış yazılan bilgilerin düzeltilmesi istenebilir.
Somut olayda, davacı yukarıda açıklandığı şekilde doğum tarihinin nüfus kaydına göre düzeltilmesi talebinde bulunmuş olup, doğum tarihinin Tapu Sicil Tüzüğünün 25. ( yeni Tapu Sicil Tüzüğünün 28. ) maddesinde belirtilen ve kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden olmadığı açıktır.
Ne var ki; dava konusu taşınmazlar imar parselleri olup, tapu kayıt malikinin kim olduğunun tespitinde davacının hukuki yararının bulunduğu tartışmasızdır. Bu gibi durumlarda taşınmazın tapu maliki ile davacının aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verileceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; gerekli araştırma ve inceleme yapılarak, tapu kayıt maliki ”Talip Koç: Yusuf oğlu”nun davacı ile aynı kişi olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanması, çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince davacı talebi hakkında bir tespit hükmü verilebileceği gözetilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün ( 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile ) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
