Suya El Atmanın Önlenmesi | Su Rejimi Kurulması

Suya El Atmanın Önlenmesi | Su Rejimi Kurulması

T.C.

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/10509

K. 2012/16820

T. 4.7.2012

• SUYA EL ATMANIN ÖNLENMESİ İSTEMİ (Devletin Hüküm ve Tasarrufu Altındaki Araziden Çıktığı – Tarafların İçme Suyu ve Sulama Suyu İhtiyaçları Belirlendikten Sonra Yararlandıkları veya Yararlanabilecekleri Tüm Su Kaynakları İncelenerek Karşılanmayan İhtiyaç Bulunuyorsa Su Rejimi Kurulacağı)

• SU KAYNAĞININ DEVLETİN HÜKÜM VE TASARRUFU ALTINDAKİ ARAZİDEN ÇIKMASI (Genel Su Niteliğinde Olup Herkesin Yararlanma Hakkı Bulunduğu – Tarafların Kadim Hakları Bulunmadığı/İçme Suyu Olarak Yararlanma Hakkının Öncelik Taşıdığı)

• SU REJİMİ KURULMASI (Tarafların İçme Suyu ve Sulama Suyu İhtiyaçları Belirlendikten Sonra Yararlandıkları veya Yararlanabilecekleri Tüm Su Kaynakları İncelenerek İçme ve Sulama Suyu Nitelikleri Belirlendikten Sonra Öncelik İçme Suyu İhtiyacına Verilerek Karşılanmayan İhtiyaç Bulunuyorsa Kurulacağı)

• İÇME SUYU İHTİYACI (Suya El Atmanın Önlenmesi İstemi/Devletin Hüküm ve Tasarrufu Altındaki Araziden Çıktığından İçme Suyu Olarak Yararlanma Hakkının Öncelik Taşıdığı – Tarafların İçme Suyu ve Sulama Suyu İhtiyaçları Belirleneceği)

4721/m.683, 756

ÖZET: Dava suya el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Su kaynaklarının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki araziden çıktığı ve bu nedenle genel su niteliğinde olup herkesin yararlanma hakkı bulunduğu, tarafların kadim hakları bulunmadığı, içme suyu olarak yararlanma hakkının öncelik taşıdığı anlaşılmaktadır. Tarafların içme suyu ve sulama suyu ihtiyaçları belirlendikten sonra yararlandıkları veya yararlanabilecekleri tüm su kaynakları incelenerek içme ve sulama suyu nitelikleri de belirlendikten sonra öncelik içme suyu ihtiyacına verilerek karşılanmayan ihtiyaç bulunuyorsa su rejimi kurulması gerekir.

DAVA : Dava dilekçesinde suya el atmanın önlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Dava suya el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davacı davalının iki su kaynağına su borusunu kesmek suretiyle el attığını belirtmiştir. Davalı, bu suyu içme suyu ve sulama suyu olarak kullandığını savunmuştur. Mahkemece, dava konusu su kaynakları hakkındaki bilirkişi raporu esas alınarak davacının bu suya ihtiyacı bulunmadığı ve davalının ihtiyacına yetmediği nedenleriyle davanın reddine karar verilmiştir.

Dava konusu su kaynaklarının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki araziden çıktığı ve bu nedenle genel su niteliğinde olup herkesin yararlanma hakkı bulunduğu, tarafların kadim hakları bulunmadığı, içme suyu olarak yararlanma hakkının öncelik taşıdığı anlaşılmaktadır. Bu bağlamda tarafların içme suyu ve sulama suyu ihtiyaçları belirlendikten sonra yararlandıkları veya yararlanabilecekleri tüm su kaynakları incelenerek içme ve sulama suyu nitelikleri de belirlendikten sonra öncelik içme suyu ihtiyacına verilerek karşılanmayan ihtiyaç bulunuyorsa su rejimi kurulması gerekirken, mahkemece tarafların yararlandıkları tüm sular ve nitelikleri incelenip değerlendirilmeden eksik incelemeyle karar verilmiş olması bozma nedenidir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

Benzer Yazılar:

Yorum yapın