Nafaka Davası | Boşanma

 

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/9764

K. 2011/10737

T. 16.6.2011

• NAFAKA DAVASI ( Boşanma Yüzünden Yoksulluğa Düşecek Taraf Kusuru Daha Ağır Olmamak Koşuluyla Geçimi İçin Diğer Taraftan Mali Gücü Oranında Süresiz Olarak Nafaka İsteyebileceği )

• BOŞANMA ( Sebep Olan Olaylarda Davalı-Karşı Davacı Kadının Daha Ağır Kusurlu Olmadığı Her Hangi Bir Geliri ve Malvarlığının Bulunmadığı – Boşanma Yüzünden Yoksulluğa Düşeceği/Kadın Yararına Geçimi İçin Uygun Miktarda Yoksulluk Nafakası Takdiri Gerektiği )

• YOKSULLUK NAFAKASI ( Boşanmaya Sebep Olan Olaylarda Davalı-Karşı Davacı Kadının Daha Ağır Kusurlu Olmadığı – Boşanma Yüzünden Yoksulluğa Düşeceği/Kadın Yararına Geçimi İçin Uygun Miktarda Yoksulluk Nafakası Takdiri Gerektiği )

4721/m.175

ÖZET : Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-karşı davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarda tarih numarası gösterilen hüküm davacı-davalı koca tarafından; ziynetler, vekalet ücreti, davalı-davacı kadın tarafından; kusur, nafakalar, tazminatlar, düğünde takılan 4.000 TL. para yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, evlilik birliğinin sarsılmasında mahkemece de belirlenmiş olaylara göre davalı-karşı davacı kadının az, davacı-karşı davalı kocanın daha ziyade kusurlu bulunmasına, kabul edilen ziynetler yönünden kocanın 20.5.2008 tarihli dilekçesi, 22.1.2009 tarihli oturum beyanları dikkate alınarak hüküm kurulmasına, karşı dava dilekçesinde takı parası hakkında bir istek bulunmadığı gibi, harç yatırılmadığından usulüne uygun olarak açılmış bir dava olmadığı gibi bu yönde bir hüküm kurulmamasında da bir isabetsizlik de görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-) Davalı-karsı davacı kadının 14.000 TL. ziynet bedeli talebinin 6.840 TL. kısmı kabul edilmiştir. Reddedilen kısım için kendisini vekil ile temsil ettiren davacı-karsı davalı koca yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi usul ve yasaya aykırıdır ( H.U.M.K. madde 417,423/6 ).

3-) Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi ( T.M.K. md.4, B.K. madde 42 ve 44 ) dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

4-) Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı-karşı davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları ( T.M.K. madde 4 B.K. madde 42, 43, 44, 49 ) dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

5-) Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. ( T.M.K. m. 175 ) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-karşı davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükümün yukarda 2, 3, 4 ve 5. bentlerde yazılı sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer yönlerinin ise yukarda 1. bentte açıklanan sebeplerle ONANMASINA, istenmesi halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.6.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Benzer Yazılar:

Yorum yapın