Aile Konutu | Eşin Rızası

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2008/14398

K. 2009/20160

T. 19.11.2009

• AİLE KONUTU ( Eşlerden Biri Diğer Eşin Açık Rızası Olmadıkça Aile Konutunu Devredemeyeceği – Bu Kurala Aykırı İşlem Yapılırsa Rızası Alınmayan Eş Hakimin Müdahelesini Talep Edebileceği )

• EŞİN RIZASI ( Eşlerden Biri Diğer Eşin Açık Rızası Olmadıkça Aile Konutunu Devredemeyeceği )

• ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN HAKLARI ( Aile Konutunu Devralan Üçüncü Kişinin Kazanımının Korunması İçin İyiniyetli Olması Gerektiği – Tarafların Aile Dostu Olan Üçüncü Kişinin İyiniyetli Olduğunun Kabul Edilemeyeceği )

• İYİNİYET KOŞULU ( Aile Konutunun Devredilmesi – Tarafların Aile Dostu Olan Üçüncü Kişinin İyiniyetli Olduğunun Kabul Edilemeyeceği )

4721/m.194/1-2, 1023

ÖZET : Eşlerden biri diğer eşin açık rızası olmadıkça aile konutunu devredemez. Bu kurala aykırı işlem yapılırsa rızası alınmayan eş hakimin müdahelesini talep edebilir.

Konutu devralan üçüncü kişinin kazanımının korunması için iyiniyetli olması gerekir. Tarafların aile dostu olan üçüncü kişinin iyiniyetli olduğu kabul edilemez.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi gereğince eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutunu devredemez. Rızayı sağlamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hakimin müdahalesini isteyebilir. ( TMK md.194/2 )

Dava konusu meskenin aile konutu olduğu, hak sahibi olan kocanın, eşinden habersiz olarak bu taşınmazı 23.06.2006 tarihinde diğer davalı Fatih’e satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır. Yapılan bu işleme davacının açık rızası bulunmadığından, devir geçersizdir. ( TMK md.194/1 ) Konutu devralan davalı Fatih’in kazanımının korunması için iyiniyetli olması gerekir. ( TMK md.1023 ) Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalı Fatih’in tarafların aile dostu olduğu, yapılan işlemin aile konutuyla ilgili ve işlemin tarafı olan davalı Ömer’in evli olduğunu bildiği gerçekleşmiştir. Bu durumda davalı Fatih, Türk Medeni Kanunu’nun 1023. maddesinden yararlanamaz. Kanun diğer eşin açık rızasını aradığına göre davacının devir işlemini öğrendikten sonra dava hakkını kullanması da dürüstlük kuralına ( TMK md.2 ) aykırı davranış olarak görülemez. O halde isteğin kabulü gerekirken, reddi doğru bulunmamıştır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.11.2009 günü karar verildi.

Benzer Yazılar:

Yorum yapın