Babalık Davası

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/8027

K. 2012/19197

T. 9.7.2012

• BABALIK DAVASI ( Anne Tarafından Açıldığında Anne İle Küçüğün Menfaati Çatıştığından Çocuğun Yararının Korunması ve Davada Temsili İçin Vesayet Makamınca Kayyım Atanacağı – Küçüğe Kayyım Tayin Edilerek Kayyımın Davaya Dahil Edilmesi Gerektiği )

• KAYYIM ATAMASI ( Babalık Davası – Anne Tarafından Açıldığında Anne İle Küçüğün Menfaati Çatıştığından Çocuğun Yararının Korunması ve Davada Temsili İçin Vesayet Makamınca Kayyım Atanacağı )

• ANNE İLE KÜÇÜĞÜN MENFAATİNİN ÇATIŞMASI ( Çocuğun Yararının Korunması ve Davada Temsili İçin Vesayet Makamınca Kayyım Atanacağı/Küçüğe Kayyım Tayin Edilerek Kayyımın Davaya Dahil Edilmesi Gerektiği – Babalık Davası )

4721/m.301/3,426/2

ÖZET : Babalık davası anne tarafından açıldığında anne ile küçüğün menfaati çatıştığından Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince çocuğun yararının korunması ve davada temsili için vesayet makamınca kayyım atanır. Mahkemece tensip kararında küçüğe kayyım tayini için sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmiş ancak bu karar yerine getirilmemiştir. Küçük N. D.’e kayyım tayin edilmesi, kayyımın davaya dahil edilmesi ve gösterdiği taktirde delillerinin toplanıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Babalık davası anne tarafından açıldığında anne ile küçüğün menfaati çatıştığından Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince çocuğun yararının korunması ve davada temsili için vesayet makamınca kayyım atanır. Mahkemece 18.11.2009 günlü tensip kararında küçüğe kayyım tayini için sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmiş ancak bu karar yerine getirilmemiştir.

Küçük N. D.’e kayyım tayin edilmesi, kayyımın davaya dahil edilmesi ve gösterdiği taktirde delillerinin toplanıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan yargılamaya devam edilmesi bozmayı gerektirmiştir.

2-Kabule göre de; Türk Medeni Kanununun 301/3. maddesi uyarınca davanın Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye ihbar edilmemesi de doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının ise şimdilik incelenmesine yer olmadığına istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

Benzer Yazılar:

Yorum yapın